Bilişsel açıdan depresyon, kişinin düşünce süreçlerindeki olumsuz ve çarpık inançlar, değerlendirmeler ve düşünce kalıplarıdır. Kısaca bilişsel teoriye göre depresyonun temel özellikleri şunlardır:
- Olumsuz düşünce kalıpları: Sıklıkla depresyon yaşayan bireyler, kendileri hakkında ve yaşamları hakkında olumsuz düşüncelere sahiptir. Bu düşünceler arasında kendini eleştirme, değersiz hissetme, başarısızlık düşünceleri vardır.
- Düşünce sürecinde çarpıklıklar: Depresyon, kişinin olayları ve deneyimleri olumsuz bir şekilde yorumlamasına neden olan çeşitli düşünce hataları veya çarpıklıklarla ilişkilendirilir. Örnek olarak, \\\”her şeyi mahvediyorum\\\”, \\\”hiçbir şey iyi gitmiyor\\\” gibi düşünceler depresyonun işaretidir.
- Kendi kendine sabote etme: Depresyon yaşayan bireyler, olumsuz düşünceleri nedeniyle kendi kendilerini sabote edebilirler. Örneğin, geleceğe dair umutsuzlukları nedeniyle önemli fırsatları kaçırırlar.
- Sosyal geri çekilme: Depresyon, kişinin sosyal ilişkilerini ve etkileşimlerini olumsuz etkiler. Sonuçta, kişinin kendini izole etmesine, arkadaşlık ve aile bağlarını zayıflatmasına neden olur.
- İnternalizasyon (İçselleştirme): Depresyon yaşayan kişiler, yaşadıkları zorlukları ve olumsuz duygusal durumlarını kendi hataları olarak içselleştirme eğilimindedirler. Başkalarını ve dış etkenleri suçlamak yerine, kendilerini sorumlu tutma eğilimindedirler.
Bilişsel Açıdan Depresyon Tedavisi
Bilişsel yaklaşımlar, depresyonu tedavi etmek için bu olumsuz düşünce kalıplarını tanımlamayı, sorgulamayı ve değiştirmeyi amaçlar. Böylece kişinin daha sağlıklı ve gerçekçi düşünce kalıpları geliştirmesine yardımcı olur. Böylece depresyon semptomları hafifler ve iyileşir. Bu teori, depresyonun psikolojik bileşenlerini vurgular. İlaveten bireyin düşünce süreçlerini yeniden değerlendirmesiyle iyileşmeyi hedefler.
Depresyonun bilişsel terapisi, Aaron T. Beck tarafından geliştirilmiştir. Bu terapi, bireyin olumsuz düşünce kalıplarını ve düşünce hatalarını tanımlamasına ve bunların üstesinden gelmesine yardımcı olur. Ayrıca bilişsel terapi, depresyonun üstesinden gelmeye yönelik pratik beceriler kazandırır. Dolayısıyla bireyin daha sağlıklı düşünme biçimleri geliştirmesine destek olur. Terapinin temel adımları şunlardır:
- Bozuk Bilişlerin Tanımlanması: Birey önce kendini, dünyayı ve geleceği hakkında olumsuz değerlendirmeler yapmasına neden olan bilişsel bozulmaları (düşünce hataları) tanımlar.
- Düşünce Günlükleri Kullanımı: Bireyler negatif düşüncelerini, bu düşüncelerin tetiklendiği durumları ve bu düşüncelerin duygusal sonuçlarını kaydeder. Bu, bireyin düşünce kalıplarını fark etmesine ve sorgulamasına yardımcı olur.
- Düşüncelerin Sorgulanması: Terapist, bireyin negatif düşüncelerini kanıtlar aracılığıyla sorgulamasına yardımcı olur. Bu süreç, gerçekçi olmayan düşüncelere meydan okunması ve değiştirilmesini içerir.
- Alternatif Düşüncelerin Geliştirilmesi: Birey, negatif düşüncelerin yerine daha gerçekçi ve dengeli düşünceler geliştirmeye teşvik edilir. Bu, bireyin durumları daha pozitif bir perspektiften değerlendirmesine olanak tanır.
- Davranışsal Deneyler: Bireyler, olumlu düşünce kalıplarını pekiştirmek ve negatif düşüncelerin geçersizliğini göstermek için davranışsal deneyler yaparlar.
- Problem Çözme Becerileri: Bireyler, yaşamlarındaki problemleri çözmek için etkili stratejiler geliştirirler. Bu, bireyin problemleri daha sağlıklı bir şekilde ele almasını sağlar ve depresyonun üstesinden gelmesine yardımcı olur.
- Ruh Halini İzleme ve Düzenleme: Bireyler, ruh hallerini izlemeyi ve düzenlemeyi öğrenirler. Böylece duygusal dengelerini korurlar.
Bilişsel terapi genellikle kısa sürelidir ve belirli bir terapi planı çerçevesinde, genellikle haftalık seanslar halinde uygulanır. Araştırmalar, bilişsel terapinin depresyon tedavisinde etkili olduğunu göstermektedir. Birçok durumda ilaç tedavisine bir alternatif veya tamamlayıcıdır.
