Bağımlı Kişilik Bozukluğu

Bağımlı kişilik bozukluğu olan kişi, başkalarına aşırı bağımlıdır ve kendi düşüncelerini, duygularını ve ihtiyaçlarını ifade etmekte zorlanır. Kendilerine güvenmez ve başkalarının onayı olmadan karar veremezler. Bu nedenle, hep başkalarının taleplerini yerine getirir. Ekseriyetle çatışmalardan kaçınır ve kendi isteklerini baskılar. Bu kişilerde görülen belirtiler:

  • Karar verme zorluğu: Kendi kararlarını almakta zorlanırlar. Başkalarının görüşlerine aşırı bir bağımlılık gösterirler.
  • Kendi ihtiyaçlarını ifade etmeme: Kendi isteklerini ve ihtiyaçlarını dile getirmekte güçlük çekerler ve başkalarının taleplerini öncelikli olarak kabul ederler.
  • Ayrılık korkusu: Yakın ilişkileri sona erdiğinde veya bağımlı oldukları kişiler onları terk etmeye yaklaştığında aşırı endişe yaşarlar.
  • Sorumluluktan kaçınma: Sorumluluk almakta zorlanırlar. Dolayısıyla başkalarının kendileri için kararlar almasına izin verirler.
  • Kötü muamele görmeyi tolere etme: Yalnız kalmaktan korktukları için başkalarının kötü muamelesini dahi kabul ederler.
  • Başkalarının onayına ihtiyaç: Kendi değerlerini ve tercihlerini kabul ettirebilmek için dışardan onaylanmaya aşırı bir gereksinim duyarlar.

Bağımlı kişilik bozukluğu ve borderline  kişilik bozukluğu her ikisi de kişilerarası zorluklar ve terk edilme korkusunu içerir.  Ancak bunlar farklı tipte kişilik bozukluklarıdır.

Borderline  kişilik bozukluğu, aşırı ruh hali dalgalanmalarını, ilişkilerde istikrarsızlığı ve dürtüselliği içerir. Ek olarak bu kişiler yoğun bir terk edilme korkusuna sahiptir. Duygularını, özellikle de öfkeyi kontrol zorluğu çekerler.

Halbuki bağımlı kişilik bozukluğu tipik olarak ruh hali dalgalanmalar olmaz. İlaveten dürtüsel davranışlar yoktur. Bu kişiler genellikle pasif ve itaatkardır. Çünkü ilişkilerinde çatışmaya neden olmak istemezler.

Nedenleri

Diğer kişilik bozukluklarında olduğu gibi bağımlı kişilik bozukluğunun da kesin nedeni bilinmez. Aşağıdakiler de dahil olmak üzere çeşitli faktörlerden dolayı gelişir:

  • İstismar yaşamak : Yaşamın herhangi bir evresinde cinsel, fiziksel veya duygusal istismara maruz kalanlarda tanı alma riski daha yüksektir.
  • Çocukluk travması :  Sözlü taciz dahil olmak üzere, her türlü ihmal ve istismara uğrayan çocuklarda bağımlı kişilik bozukluğu gelişme olasılığı artar. Ayrıca çocukluk döneminde yaşamı tehdit eden bir hastalık geçirmiş kişileri de  görülmesi muhtemeldir.
  • Genetik : Biyolojik aile üyelerinden birinde bağımlı kişilik bozukluğu veya başka bir anksiyete bozukluğu olan kişilerde risk artar.
  • Belirli kültürel, dini veya ailevi davranışlar : Bazı kişiler, otoriteye güvenmeyi vurgulayan kültürel veya dini uygulamalar nedeniyle bu bozukluğa yatkın olur.

Bağımlı Kişilik Bozukluğu Tanı Kriterleri  (DSM-5)

Aşağıdakilerden en az beşi ile belirli; boyun eğici ve ayrılma korkularına yol açan ilgilenilme gereksinimi ile giden yaygın örüntü;

1-Başkalarınden yeterince destek ve öğüt almadıkça gündelik kararlarını vermekte güçlük çeker.

2-Çoğu alanda kendisinin yerine başkasının sorumluluk alması ihtiyacı vardır.

3-Desteklerini çekecekleri ya da kabul görmeyeceği korkusuyla başkalarıyla aynı görüşte olmadığını söylemez.

4-Kendi başına bir iş yapmakta güçlük çeker.

5-Başkalarının bakım ve desteğini sağlamak için hoş olmayan şeyleri yapmayı isteyecek kadar aşırıya gider.

6-Kendi kendine bakamayacağı korkusu yüzünden tek başına kaldığında kendini rahatsız olur.

7-Yakın bir ilişkisi sonlandığında bakım ve destek kaynağı olarak yeni bir ilişki arayışına girer.

8-Kendi kendine bakmak durumunda bırakılacağı korkusuyla gerçekçi olmayan biçimde kafa yorar.

Tedavi

Psikoterapi çoğunlukla kişilik bozuklukları için tercih edilen tedavi yöntemidir. Tedavinin amacı, düşünceleriniz ve davranışlarınızla ilişkili motivasyonları ve korkuları ortaya çıkarmanıza yardımcı olmaktır. Ayrıca başkalarıyla nasıl daha olumlu ilişkiler kurulacağını öğretir.

Bu kişilere yardımcı olabilecek iki spesifik psikoterapi türü şunları içerir:

  • Psikodinamik terapi :

    • Bu terapi türü duygusal acıların psikolojik köklerine iner.
    • Hayatınızdaki sorunlu ilişkilere ve davranış kalıplarına bakarsınız.
    • Bu kendinizi daha iyi anlamanızı sağlar.
    • Diğer insanlarla ve çevrenizle olan ilişkilerinizi değiştirmeniz mümkün olur.
  • Bilişsel davranışçı terapi (BDT):

    • Bu yapılandırılmış, hedefe yönelik bir terapi türüdür.
    • Bir terapist, düşüncelerinize ve duygularınıza yakından bakmanıza yardım eder.
    • Düşüncelerinizin eylemlerinizi nasıl etkilediğini anlayacaksınız.
    • BDT, olumsuz düşünce ve davranışlar azalma yapar.
    • Daha sağlıklı düşünme kalıplarını ve alışkanlıklarını benimsemeyi öğreneceksiniz.
    • Terapi, özellikle bağımsızlık korkularını ve girişimde bulunmamama sorununu çözmeye yardımcıdır.
    • Terapi, kişinin  özgüvenini artırmayı, duygusal bağımlılıklarını anlamasını amaçlar.
    • Böylece sağlıklı ilişkiler kurabilmesi için destek sağlar.

 

  • İlaç tedavisi:
    • Halihazırda kişilik bozukluklarını tedavi edebilecek bir ilaç yoktur.
    • Bununla beraber, bilhassa anksiyete ve depresif belirtiler için ilaç kullanmak çoğu zaman gerekir.
    • Bu şekilde tedavi daha kolay olur.
    • İdeal olan tedavi ilaç tedavisi ile birlikte psikoterapidir

Tedavi edilmediği takdirde:

  • Depresyon ve alkol-madde kullanım bozukluğu,
  • İlişki zorlukları,
  • Fiziksel, duygusal veya cinsel istismara maruz kalma olasılığı artar.

Bu kişilerde ayrıca daha yüksek oranlarda intihar düşüncesi ve girişi vardır.

Alışveriş Sepeti
× Nasıl yardımcı olabilirim?